Son Dakika Haber ve Transferler ( 2023-2024 )

  • Mutluluk nedir? Ya da şöyle sorayım, özgür olmadan mutlu olunabilir mi? Bence olunamaz. İşte para bunu yani özgürlüğü satın alır. Ayrıca şerefi de satın alır. Bu şerefini satmak olarak değil elbette. Eğer paran varsa eyvallah etmezsin kimseye ama yoksa evde eşin çocuğun varsa yutarsın pek çok şeyi. Para mutluluk için tek koşul değildir ama ön koşuldur. Fransız Can Dostum filmindeki felçli adamı düşünüyorum. O adam zengin olmasaydı ve felçli olsaydı daha mı mutlu olurdu? Ya da sma hastası olanlar, kanser hastası olanlar zengin ve fakir olarak bakınca hangisi daha yakındır mutluluğa?


    Evet para mutluluğu getirir belki tek başına değil ama önemli ölçüde getirir.

    İnsan olduğumuz için mutluluğu direkt getirir diyemem. Çünkü insan olmanın gerek varoluş gerek bir en basitinden migren olsun bir sürü insanın keyfini kaçıran anları var. Para için en önemli şey kaygısızlık bence. Gelecek kaygısı duymama gibi ya şimdi patrona birşey dersem şu olur kaygısı gibi gibi bir sürü şeyden muaf olabilirsin. Mutluluk bambaşka birşey ama. Mutluluk nedir diye de sorguluyorum. Yani şuan iyi bir yerde iyi bir an geçiriyorum mu mutluluk yoksa genel olarak hayata bakışıma yansıyan olumlu pozitif düşünmeye çalışmam bunlarla kendimi eylemem mi mutluluk tam emin değilim.


    Fakirlik ise çoğu yönden mutsuzluluğu garanti ediyor. Tek başına bir etken değil belki ama hepsinin bir araya geldiği etkenler insanı mutsuz ediyordur. Yoksa aman et yemeyeyim domates var da diyip bununla da mutlu olabilirsin. Lakin çoluğun çocuğun eşin dostuna karşı yetersiz hissetmen, saatlerce çalışman ve insan dışı birşeylerle uğraşman insanı yorar mutsuz eder. Ben mesela bir köye gitsem böyle yayla gibi çok birşeyim olmasa sırf yaşadığım temiz havayı içime çektiğim için mutlu olabilirdim yalnız başıma... ama aile ihtiyaçlarını karşılayamama, isteklerini alamama durumu yıkardı. Mutsuz eder yetersiz hissederdim.


    Lakin benim bir arkadaşım Afrikaya Senegale gitti. Biz oranın 10 katı daha refah ülkeyiz onlara göre insanların yüzü gülüyor ve mutlular diyordu. Çok şaşırmış anlatınca ben de şaşırdım. İçecek temiz suyun olmadığı yerler var orada. Bir de bize bakıyorum gerek siyasi gerek ekonomi gerek şehir hayatı mutsuzuz. Bence sırf ekonomi ile de alakalı değil. Genel bir mutsuzluk var bizde. Yoksa tarhana ile kahvaltı eden soğan sarmısak ile gün geçiren büyük dedelerimiz ninelerimizden daha fazla refahımız var imkanımız var ama onlar kadar mutlu değiliz. Bugün bir anda İsviçre ekonomik şartlarına ışınlansak belli bir ekonomik mutluluk olacaktır ama fazlasını sanmam. İnsanlara günaydın diyorum selam veriyorum gününüz güzel geçiyordur umarım diyorum lütfedip cevap veren yok. Hani ekonomik olarak iyi duran tipler bile bu durumda ve izmirde yaşıyorum. Diğer şehirlerin bu konuda daha vasat olduğunu duyuyorum.

  • haber öyle verilmiş ki sanırsın adam kaçak mazot işi yaparken yakalanmış.

    bu adamın kübaya gidip o elindeki zımbırtıları sallayarak latin güzele eşlik etmesi normal bir Türk vatandaşının çay+simit yapmasından daha kolay...

    Rahmi Koç la bu... koskoca Rahmi Koç.


    Adamın marinası var Miami'de daha ne olsun :hihi:

  • Sokakta köpek olmamalı, bunun için en güzel yol toplanıp barınaklarda bakılmalarıydı. Şimdi o tren de kaçtı. Milyonlarca köpek, hangi birine bakacaksın. Köpek konusunda büyük bir lobi var maalesef ve bizim gibi fakir sayılabilecek bir ülke ile ilgili 5-10 senedir herkesi uyarıyorum. Bu köpeklere bakamayız, barınak inşa edemeyiz, kısırlaştıramayız diyorum. İzmir'de 1500 köpeklik barınak için 38 milyon TL harcandı. Düşünebiliyor musunuz diyelim ki 3 milyon köpek (bakanlık verisi) için kaç para gerek? Ben söyleyeyim, 78 milyar TL gerek sırf barınak için.


    Veteriner bir arkadaşımla konuştum. Devlet kısırlaştırmaya teşvik veriyor ama kimse bu işi yapmıyor diyor. Neden yapsın ki 700-800 TL'ye bu iş yapılmaz. Bugün ortalama maliyeti bu işin 5 bin TL. 3 milyon köpek için düşünelim. 15 milyar TL.


    Köpeklerin barınaklardayken aylık mama masrafı 400 TL diyelim. 10 yıl ömürleri var, bazıları barınaklardan sahiplendirilecek, bazıları belirli bir yaşa zaten gelmiş yani ortalama her köpeğe 5 yıl bakılacağını düşünelim. Köpeğin bakım maliyeti köpek başına 24 bin TL. 3 milyon köpekten hesaplarsak 72 milyar TL de bu.


    Toplam maliyeti 165 milyar TL. Yaklaşık 5 milyar dolar diyebiliriz bakıcı maaşları vs de içine katılırsa. Paraya bak.


    Bir de bu sırada bazı köpekler kaçarsa, yakalanamazsa, atlanırsa, bir bölgeyi görmezsen 3-5 sene sonra kalan 100 bin köpek yine bu sayılara doğru tırmanacak o da var. Bu bahsedilen köpekler de sadece şehir merkezindekiler. Boş arazidekileri, dağda, bayırda gezenleri bu sayıya katamıyoruz. Onların da şehirlere dönme ihtimalleri var.


    Maalesef durum tartışmasızca itlafa doğru gidiyor. Hükümet oy kaybetmemek için bu işi erteliyor, görmezden geliyor, sıradaki hükümetin inisiyatifine bırakıyor. Yazık olacak milyonlarca köpeğe. Matematik ortada. Bu köpeklerin kurtarılıp sahiplendirilme şansları neredeyse yok.


    İlla ki isteniyorsa bulalım 3 milyon hayvansever, hepsi listelere isim yazdırsınlar. Köpekler numaralandırılıp rastgele bu hayvanseverlere verilsin, çiple de onun üzerine zimmetlensin. Ölene kadar herkes aldığı köpeğe baksın en insancıl yolu bu.

  • Haz duymak ile mutluluk karıştırılıyor gibi...


    Para mutluluk getirmez...


    Para ve sahip olduğu imkanlar ile duydukları haz nedeniyle mutlu olduğunu zannetmek kocaman bir yanilsamadir...


    Paylaşılmayan hiç bir eylemin mutluluk getirmesi evrimi gereği sosyal varlık olan insanin doğasına aykırıdir...


    Mutluluk çok basit olmakla birlikte kontrol edilen ve yönlendirilen bir toplum içinde olduğumuz gunumuzde ütopik bir kavram olarak nitelendirmek mümkün...

  • tartışılması gereken bir konu fakat ülkemiz fakir sayılabilecek bir ülke değil, pastanın dağıtımında büyük adaletsizlikler yaşayan bir ülke.

    mesela fakir bir ülke olsak sarayın 1 günlük masrafı 23 milyon tl, cumhurbaşkanlığı 2024 bütçesi 12 milyar tl olmazdı. izmirdeki barınak sarayın 1.5 günlük masrafına mal olmuş, üstelik 1 cana değil 1500 cana bakılacak


    2024'te saray günlük masrafı 34 milyon tl oluyor sanırım, büyük paralar hesaplayamadım :))

  • bugün herhangi parti ciddi partilerden ama oy potansiyeli olan, ben sokak köpeklerine şu durumu uygulayacağım şunu bunu yapacağım desin kemiksiz yüzde 5 oyu var. O kadar bıkmış durumda insanlar ve ısrarla müdahale edilmemesine karşı da büyük bir öfke duyuyorlar. Elbette hayvan sevgisi olmayan azınlık bir kafatasçı grupta var ama biraz insanın az olduğu parkta oturamıyor insanlar. Sağda solda köpekler çocukları geçtim büyüklerin güvenliğine tehtit.


    Bir de bunu gereksiz savunacağım derken en zararsız ve küçük golden veya o daha küçük kaniş gibi fotoğrafları koyuyorlar. Valla kangal kırmasına benzeyen eşşek kadar köpekler onları yedi mi bilemem ben sokakta o fotoğraftaki şu masum diye sunulan köpekleri göremiyorum. O köpekler hep sahipli çünkü.

  • Buna dün forum da penaltı değil dedi


    Hala nasıl değil anlamış değilim


    Topa ilk defans oyuncusu müdahale ediyor irfan da topa vuracak diye adama vuruyor. Penaltı değil. Geç kalıyor aksiyonda rakip müdahalesini yapıyor. Pozisyonu devam ettirse ve gol atarsak yine iptal olurdu. Bence net değil.

  • tartışılması gereken bir konu fakat ülkemiz fakir sayılabilecek bir ülke değil, pastanın dağıtımında büyük adaletsizlikler yaşayan bir ülke.

    mesela fakir bir ülke olsak sarayın 1 günlük masrafı 23 milyon tl, cumhurbaşkanlığı 2024 bütçesi 12 milyar tl olmazdı. izmirdeki barınak sarayın 1.5 günlük masrafına mal olmuş, üstelik 1 cana değil 1500 cana bakılacak


    2024'te saray günlük masrafı 34 milyon tl oluyor sanırım, büyük paralar hesaplayamadım :))

    Tabii bu fakirlik konusunda şu var, her ne kadar potansiyeli olan bir ülke olarak görsek de katma değerli mal üretemeyen, bilgi çağını yakalayamamış, ağır saniyeleşmesini bile bitirememiş bir ülke olarak bir de üzerine büyük bir enerji açığımız var, bu da önü alınamaz bir cari açığa neden oluyor. Turizm gelirleri ile dengelenmesi mümkün olmayan bir döviz kuru sorunumuz da mevcut. Bu ülkenin elindeki kaynakları doğru kullanarak kendisine doğru gelir kapıları bulması halinde ancak fakir ülke statüsünden çıkması söz konusu. Neticede Nijerya da tüm yer altı yer üstü kaynaklarına hakim olsa, 210 milyonluk genç nüfusunu iyi kullanabilse, pastasını düzgün dağıtabilse. sömürülmese onlar da fakir ülke olmazlar ama sayarken fakir diyoruz çünkü bugüne bakıyoruz.


    Köpek konusunun da zorluğu şurada, evet 1500 köpeğe bakmak, elli bin köpeğe bakmak, yüz bin köpeğe bakmak sorun değil. Ancak 3 milyon köpeğin çok az bir kısmını bile gözden kaçırman halinde birkaç sene içinde aynı maliyetlere yeniden geleceksin. Köpek konusunun çözüm ne olursa olsun firesiz halledilmesi gerekiyor. İşin en zor kısmı da bu.